28 Aralık 2007 Cuma

NİL NEHRİ


Büyük Yunan tarihçisi Heredot, Mısır’a yaptığı tek ziyaret sonrası “Mısır, Nil nehrinin bir hediyesidir,” demişti. Mısırlılar onun bu sözlerine hala tamamıyla inanıyor. Her yılın sonunda, Nil nehrinin su yüksekliği hakkında iyi sözler duymak için sabırsızlanıyorlar.

Nil, dünyanın en uzun nehridir (6.695 km). Afrika kıtasının üçte birini kaplar. Güneyden kuzeye doğru akar ve üç ana kolu vardır: Beyaz Nil, Mavi Nil ve Atbera. Nehrin en uzaktaki kaynağı Burundi'deki Doğu Afrika Göller Bölgesi'ndeki Kagera nehri olarak doğar ve Tanzanya, Ruanda, ve Uganda sınırlarını oluşturarak Victoria gölüne katılır.

Asıl Nil nehri bu gölden Victoria Nili olarak çıkar. Kyoga ve Albert Göllerinden geçtikten sonra Albert Nili olarak yoluna devam eder. Nimule'de Sudan'a giren nehrin ana kolu, Melekal yakınında Bahrü'l Gazal ve Sobat Nehirleriyle birleştikleri yere kadar Bahrü'l Cebel, Mavi Nil Nehri ile birleştiği yere kadar da Beyaz Nil Nehri olarak anılır.

Mavi Nil Etiyopya'nın orta kesiminde doğar ve Beyaz Nil'e Hartum yakınlarında doğu kıyısından katılır. Asıl Nil son büyük kolu olan Atbera nehrini Hartum'un kuzeydoğusunda ve doğu kıyısından alır. Daha sonra kuzeybatıya doğru geniş bir S çizer. Bu arada üç çağlayanı aşarak Nasır Gölüne katılır. Bu gölü oluşturan Assuan Barajı'nın aşağısında Mısır içlerinde kuzeye doğru akar ve Kahire yakınlarında Nil deltası ile son bulur.

26 Aralık 2007 Çarşamba

YOSEMİTE ŞELALELERİ


Yosemite Şelaleleri, Dünya'nın beşinci en yüksek şalalesidir.

ABD'de Yosemite Milli Parkındadır. Toplam 739 m ile Sierra Nevada Dağları'nda yer alır ve üç eğim kırığından meydana gelir.

14 Aralık 2007 Cuma

UPSALA



İsveç'e çok sevdiğim arkadaşımı görmek için yaptığım seyahatta görme imkanı bulduğum Upsala, başkent Stockholm’a 70 kilometre.

İsveç’in dördüncü büyük kenti. Yemyeşil bir şehir, nerdeyse herkes bisikletli. Şehrin göbeğindeki park güzel havalarda insanların güneşin tadını çıkardığı enfes bir yer.

Yapay gölün kenarında başta ördekler olmak üzere çeşit çeşit hayvanlar insanın dikkatini çekiyor. Şehrin ortasından bir kanal geçiyor ve kenarlarda gezi gemileri var. Hava biraz daha sıcak olsa tekne keyfi kaçırılmazdı.

Hemen başınızı kaldırdığınızda ise Upsala Şatosu ve Katedral’ı hemen dikkati çekiyor.

Upsala Şatosu, Kral Gustav tarafından 1500 yılında yapılmış, bu tarihi yapının hemen yanında bir de sanat müzesi var. Bahçede tüm şehre hakim, tepede o yıllardan kalma topları görebilirsiniz. Bir de artık konuklarına büyük salonu restoran olarak hizmet veren Skokloster Şatosu var Upsala'da.

Katedral ise muazzam denecek bir yapı, 118 m uzunlukta ikiz kulesiyle dikkati çekiyor. İskandinavya’nın en görkemli kilisesi. Yapımı 175 yıl sürmüş. Kraliçe Kristina’nın altın şarap kadehi burada sergileniyor..Çevrede birkaç müze var.

TİLMEN TÜMÜLÜS


Tilmen Höyük, İslahiye ilçesinin 10 km. uzaklıktadır.

Bölgenin en büyük höyüklerinden olup 24 metre yüksekliktedir. Yapılan kazılardan buranın M.Ö. 3 bin yılının son döneminde büyük bir şehir olduğu ortaya çıkmıştır.
Şehir iç ve dış kaleden oluşmaktadır. Kalenin surları büyük ve düzgün kesme taşlardan yapılmıştır.

MUNZUR






Munzur Vadisi Milli Parkı, Tunceli’nin girişinden başlayan 85 kilometre uzunluğundaki Munzur Vadisi’nin, 7. kilometresinden itibaren ve Ovacık İlçe girişine kadar uzanan bir alanı kaplıyor. Barındırdığı çeşitli bitki türleri ve yabani hayvanların yanı sıra 40 değişik gözeden akan soğuk suyuyla da ziyaretçileri büyüleyen Munzur Vadisi, Munzur Çayı’ndaki kırmızı benekli alabalıklarıyla da ilgi çekiyor.

Orta Toros Dağlarının Kuzey Anadolu Dağları ile Güney Doğu Toroslar civarında Tunceli ve Erzincan illeri arasında yükselen Munzur Dağları ise bu resimde ihtişamını gözler önüne seriyor.

Kalker kayalardan oluşan bu dağlar çok arızalı ve dişli doruklu bir topografya sunar ve üzerinde çok sayıda göller, yer yer kalıcı karlar görülür.
Dağlar sık meşe ormanları ile kaplıdır.
2500 metreden sonrası çıplak kayalıktır, bu nedenle mercan bölgesinde kaya tırmanışı yapılabilmektedir.

13 Aralık 2007 Perşembe

UŞAK EVLERİ



Osmanlı Mimarisi özelliklerini taşıyan sivil mimari örneklerine Aybey, Işık, Karaağaç ve Kurtuluş Mahallelerinde rastlamak mümkündür.

Bu evlerin genellikle birinci katı taş örgü, ikinci katı ahşap, cumbalı ve beşik çatılı, alaturka kiremitlidir. Bu evler Kültür Bakanlığınca koruma altındadır.

12 Aralık 2007 Çarşamba

11 Aralık 2007 Günün Blogu






Sahibi: gez-meli

Kategori: Seyahat

Blograzzi Puanı: 15,4

Favoriler: 20

Yorumlar: 35

Açıklama:Seyahat, tarih, kültür, tanıtım



5 Aralık 2007 Çarşamba

BELÇİKA KRALLIĞI


Belçika'ya ilk yerleşenler Belgealar olup, 5. asıra kadar Roma İmparatorluğunun idaresi altındaydılar. Beşinci asırda ise Frankların istilasına maruz kaldılar. Daha sonra ülke Charles (Şarlken)in Batı imparatorluğuna dahil oldu. 1477'den sonra, Şarlken'in yeğeni Maximilian'ın eline geçti. Bundan sonra 300 sene kadar Belçika yabancılar tarafından idare edildi. 1713'te Avusturya İmparatorluğunun eline geçti ve "Avusturya Hollandası" diye anıldı. Fransa 1813'te Belçika'yı işgal etti. 1815'te Napolyon yenilince, Belçika Hollandalıların idaresine girdi. 1830'da Belçikalılar birleşerek Fransa ve İngiltere'nin garantisi altında bağımsız bir devlet kurdular. 4 Haziran 1831 tarihinde bir krallık haline gelen Belçika, Afrika'da sömürgecilik hareketlerinde de bulundu. Sömürgelerinden en son Kongo, 3 Haziran 1960'da bağımsızlığını kazandı. Belçika, Birinci ve İkinci Dünya Savaşına iştirak etmiş olup her iki savaşta da Almanya tarafından işgal edilmiş, Almanya'nın yenik düşmesi üzerine işgalden kurtulmuştur.

Batı Avrupa'da, Kuzey Denizinin kıyısında, Fransa ile Hollanda arasında yer almakta olan Belçika, Birleşmiş Milletler ve NATO üyesidir.

Ülke, Flaman Bölgesi'nde 5, Valon Bölgesi'nde de 5 olmak üzere 10 eyalete ayrılmıştır. Flaman Bölgesindeki eyaletler, Batı Flandre, Doğu Flandre, Anvers, Limburg, Flaman Brabant olup, Valon Bölgesindeki eyaletler ise Namur, Liège, Hainaut, Lüksemburg, Valon Brabant'dır. Ülkede 589 belediye bulunmaktadır. Kendi meclisleri bulunan belediyeler, belediye başkanının başkanlığında çalışan belediye encümeni tarafından yönetilir.

HAND-MADE DOLLS


Dolls, which reflect Ottoman and Anatolian peoples’ clothing and living styles, are created in a manner reflecting their origins and by using regional fabrics.

No kind of moldar is used in producing dolls, which are totally shaped by hand and made of wood, cotton, fabric etc.