Bostancı-Kartal kıyı şeridinin karşısında yer alan Adalar, doğal yapısındaki zenginlik yüzünden İstanbullular tarafından yakın geçmişte önemli bir sayfiye yeri olarak değerlendirildi. Plajları, yeşil dokusu, yürüyüş yolları, çam ormanlarıyla örtülü vadileri, tepeleri ve kıyılarıyla Adalar eskiden beri bilinen, kullanılan en önemli dinlence alanlarıdır.
Ada köşklerinin iyi düzenlenmiş bahçeleri, yeşil alanlarını kaplayan akasya, erguvan, zakkum, lale, yasemin, hanımeli, karanfil gibi çiçekler bütün bir yıl sırayla çevreyi renklendirir.Yerleşim bölgeleri genellikle adaların güney ve doğu kıyılarında yer alır.
Adalar, geçmişiyle de İstanbul tarihinde önemli bir yer tutar. Bizanslılar döneminde doğu keşişlerinin manastırlarını kurmalarından bu yana birçok tarihsel olaya da sahne olmuştur.Prens Adaları veya Kızıl
Ada köşklerinin iyi düzenlenmiş bahçeleri, yeşil alanlarını kaplayan akasya, erguvan, zakkum, lale, yasemin, hanımeli, karanfil gibi çiçekler bütün bir yıl sırayla çevreyi renklendirir.Yerleşim bölgeleri genellikle adaların güney ve doğu kıyılarında yer alır.
Adalar, geçmişiyle de İstanbul tarihinde önemli bir yer tutar. Bizanslılar döneminde doğu keşişlerinin manastırlarını kurmalarından bu yana birçok tarihsel olaya da sahne olmuştur.Prens Adaları veya Kızıl
Adalar olarak da isimlendirilen adalar üç grupta sınıflandırılabilir;
Kınalıada, Burgazada, Heybeliada, Büyükada ve Sedef adası, üzerinde yerleşim olan, turizme açık adalardır.
Kaşık Adası ve Pide Adası özel mülktür. Adaya çıkmak bu nedenle mümkün değildir.
Kaşık Adası ve Pide Adası özel mülktür. Adaya çıkmak bu nedenle mümkün değildir.
Yassıada, Sivriada ve Balıkçı Adası'nda yerleşim yoktur.
0 Comments:
Post a Comment